SONSUZLUĞA
UÇUŞ
Kendimizi yeterince tanıdığımız söylenebilir mi?Hala, madde
üzerinde elde edilen başarılarımızla mutluluk duymaktayız.Kuşkusuz bir insan
yansıması olduğu kozmosun yoğunlaşmış bir modelidir.Ancak,unutulmaması gereken
her şeyin insanın gelişimine ve kurtuluşuna hizmet etmek için olduğudur.Bu
bilinçle davranan insan, kendisine sunulan
değerlerin farkında olmalıdır.
Kendisi için doğru
olanı seçmelidir.Hür iradesinin gereğidir bu. En önemlisi de ayırt etme
yeteneğini kullanmasıdır.Kendisini koşullandırmadan değişimin ruhuna
uymalıdır.Geleceğin geçmişe doğru aktığı dairesel bir zamanı yaşarken,
boyutundaki ilişkileri de keşfetmelidir.Ve doğru ilişkilerin temelinin sevgiye
dayandığını da unutmamalıdır.
Doğrudan ya da
dolaylı verilen her bilgi, çağına uygun sembolleri saklar.İnsanoğlu öylesine
koşullanmıştır ki , gözünün önündekileri bile görmez de, inanmak için sembol
arar.Sevgi de bu anlayıştan nasibini almıştır günümüzde.Semboller, zaman zaman
da vahşileşmektedir ne yazık ki.
Oysa planetimiz bizlere sevgi’nin en güzelini Yunus’larla
örneklemiştir.İnsanoğlunun bu yaratılmışlıktan öğrenecekleri sanırım henüz başlamadı bile.Bir enerji olan
sevgi, onlarla somutlaşmakta,adeta elle tutulur gözle görülür hale
gelmektedir.Doğanın bizlere bir hediyesidir Yunus’lar. Tebessümleriyle seslenmektedirler çağlar boyu
“Neden sevgi?” diyenlere.
Birlik ve
beraberliğin muhteşem görselliğidir
onlar evrenimizin .Bir yunusa baktığında gülümsemeyen yok gibidir. Kendi aralarındaki o muhteşem
birliğe insanı ansızın katarlar. Zaman orada durur.Farklılıklar kalkar ortadan.Bütüne
katılmanın öz bilincidir sadece soluklanan dalgaların üstünde.Karışık ve
saçmasapan modellerden,sanki bir anlamı
varmış gibi sunulan sahteliklerden arınmışlardır onlar.Yalın, duru ve sevgi
dolu bütünlüğe kanat açarlar durmadan.Böyle uçarlar sonsuzluğa.Merkezsiz
evrenin merkezi olduğunu düşünenlere de böyle ibret olurlar.
Serap
Demirağ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder